Şarküteri dilimize Fransızcadan gelmiştir, önceden pişirilmiş ve hazırlanmış/işlenmiş et anlamına gelir.
Sucuk, pastırma, salam, sosis, beykın ve jambon gibi çeşitleri vardır.
Bu besinler hazırlanırken geçmiş zamanlarda bütün et parçaları kullanılırken, günümüzde diğer üretimlerden artan etler ve beraberinde hayvanların pek çok organı/uzvu kullanılmakta, ve çeşitli kimyasallar ile birleştirilmektedir.
Özellikle paketli/fabrikasyon şarküteri ürünlerini yememek/ çok çok sınırlı tüketmek sağlığınız için daha iyi bir seçenektir.
- Şarküteri ürünleri mikrobiyal transglutaminaz (https://www.banutascifresko.com/cozumler/mikrobiyal-transglutaminaz/) içerir. Mikrobiyal transglutaminaz gıda endüstrisinde besin kalitesi, sıcak-soğuğa dayanıklılık, jelleşme, emülsifikasyon, ve su tutma miktarını artırmak ve raf ömrünü uzatmak için kullanılan bir katkı maddesidir. ‘Protein tutkalı’ olarak davranıp protein peptidlerini bir araya getirerek yeni protein kompleksleri oluşturur, katıldıkları besine bütünlük verir, fermente gıdaların fermentasyon sırasında bozulmamalarını sağlar.
Bu madde bağırsakta hem iyi-kötü bakteri dengesini bozar (disbiyozis), hem de gluten peptidlerinin bağışıklık sistemini daha kolay uyarıcı hale gelmesine neden olur.
Günümüzde çölyak hastalığının artan riskinin en önemli nedenlerinden birisi kabul edilmektedir.
- Fazla tuz ve doymuş yağ içerirler; yüksek tansiyon ve damar sertliğine zemin hazırlarlar.
- Listeria monocytogenes isimli bakteriye ev sahipliği yapabilirler. Listeria enfeksiyonu hamileler, yaşlılar, bebekler ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde ciddi enfeksiyona neden olabilir.
- İçerdikleri kimyasallar ( nitrat, nitrit, nitrozamin, BHA, toluen), koruyucular, renklendiriciler, aroma ve kıvam vericiler, hem mide bağırsak, hem de meme kanseri riskini artırır. Ayrıca füme etlerin ve yüksek ısıda pişirilen ürünlerin içerisinde bulunan polisiklik aromatik hidrokarbonlar da başka bir kanserojen maddedir.
- Çok fazla tüketildiklerinde bağırsaklarda oluşan TMAO (trimetilamin-n-oksit) molekülü hem damar sertliğini ve damarlarda plak oluşumunu artırır, hem de kronik enflamasyona yol açar.
- Pek çoğu karragenan içerir; bu molekül enflamasyona, mide bağırsak sistemi kanserlerine, diyabete zemin hazırlar.
- Pek çoğu önemli miktarlarda gluten içerir. Gluten pek çok metabolik hastalığa ve enflamasyona zemin hazırlar, bağırsaklarda geçirgenliğini artırır, bağırsaklarda bakteri dengesini bozar. Özellikle mikrobiyal transglutaminaz (https://www.banutascifresko.com/cozumler/mikrobiyal-transglutaminaz/) ile birlikte bulunduğunda bağırsaklara zarar verme olasılığı çok artar.
- İçlerine eklenebilen baklagil unları, tahıl unları/nişastaları, baharatlar, koruyucular, renklendiriciler, aroma ve kıvam vericiler nedeniyle tip I alerjilere, astım,rinit veya besin alerjilerine neden olabilirler.
- İçerdikleri kimyasallar ve fermente olmaları nedeniyle histamin entoleransı bulgularını artırırlar.
- Üretimde kullanılabilen monosodyum glutamat, beyin için uyarıcı bir moleküldür; migren ve fibromiyalji ağrılarının artmasına , dikkat dağınıklığına, yüksek dozlarda nöbet geçirmeye neden olabilir.
- Kilo almaya, insülin direncine zemin hazırlayarak Tip II Diyabet riskini artırırlar.