Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
The Lost Art of Good Conversation: A Mindful Way to Connect with Others and Enrich Everyday Life
Yazar: Sakyong Mipham
Yayın evi: Harmony, 2017
Yazar Sakyong Mipham, hem dünya çapında çok satan kitapların yazarı hem de Tibet’in önde gelen ruhani liderlerinden. Kitaplarında genellikle pratik ve basit tavsiyeler vererek bizleri daha iyi dinleyiciler olmaya teşvik ediyor ve etrafımızdaki kişilerle olan iletişimimizi güçlendirmeye yönelik öneriler paylaşıyor.
Türkçeye İyi Bir İletişimin Kayıp Sanatı olarak çevirebileceğimiz The Lost Art of Good Conversation isimli kitabında ise yazar, akıllı telefon ve bağlantı çağında, durmaksızın başkalarıyla temas halinde olduğumuzu ancak buna rağmen pek çok kişinin kendisini yalnız ve ilişkilerinde başarısız hissettiğini belirtiyor. Hayatta, şimdiki anda ve bağlantıda hissetmemizi sağlayarak hem kendimizle hem de çevremizdeki kişilerle nasıl iletişim kurabileceğimizi basit tavsiyelerle anlatıyor.
Diyalog
Yazar Mipham’ım ilk önerisi, kurduğumuz diyalogları iyileştirmek üzerine. Teknolojinin önemli olduğuna değinen, artık insanlarla teknoloji aracılığıyla çok daha bağlantıda olduğumuzu söyleyen yazar, ancak bu nedenle diyalog ve iletişim kurma sanatının geçmişte kaldığına değiniyor. İletişim kurarken mükemmel dengeyi ve zamanlamayı yakalamanın incelik gerektirdiğini söyleyen yazar bunu güneşin doğuşuna ve yavaş yavaş batışına benzetiyor. Diyalog sanatının ise kalplerimizdeki duyguları ve dünyamızdaki güzellikleri canlandırmak için bir yol olduğunu ekliyor. Konuşmanın hem kendi hem de etrafımızdaki insanların karmasını, enerjisini etkilediğini söyleyen Mipham, ilişkilerimizi ve insanlarla olan iletişimimizi iyileştirmek için şu egzersizi öneriyor:
*Rahat bir yere oturun. 20 kez nefes alıp verin. Ardından yüksek sesle aşağıdaki cümleleri tekrar edin:
Barış
Savaş
Bu senin suçun!
Özür dilerim
Güzel
Kötü
Sevgi
Nefret
Evet
Hayır
Teşekkür ederim.
Ardından bu sözler arasından hangilerini söylenirken zorlandığınızı veya söylemekten kaçındığınızı fark edin. Bunu bir karara bağlamak için birkaç dakika daha durun ve düşünün. Gün içinde ise söylediğiniz veya işittiğiniz belirli cümleler için aynı egzersizi tekrar edin.
Yazar Mipham hayatın her alanında olduğu gibi, çevremizdekilerle olan iletişimimizde de farkındalıkla hareket etmenin önemine değiniyor. Bir diyalog içerisindeyken farkında olmanın ise telaffuz, hız ve seçilen kelimeler konusunda dikkatli ve şimdiki anda olmak anlamına geldiğini vurguluyor. Tüm bunları uygulamaya çalışırken tembelliğin en büyük düşman olduğunu söylüyor yazar ve tembelliğin güzel bir hikaye anlatmaya gölge düşürdüğünü ve kelimeleri özenle telaffuz etme konusunda hissedilen motivasyona engel olduğunu belirtiyor. Diyalogun süregiden bir farkındalık egzersizi olduğunu belirten yazar, farkındalık olmadığında dinleyemediğimizi ve dikkatimizin dağıldığını da vurguluyor. Yazar herhangi bir diyalog sırasında, farkındalık dolu bir sohbet için 7 noktayı kullanmayı denemeyi öneriyor ve bunları uyguladıkça nelerin değiştiğini fark ediyorsunuz diye soruyor. Bu 7 nokta;
-Kendinizi dinlemek
-Başkalarını dinlemek
-Yavaş konuşmak
-Net ve açık konuşmak
-Sadeleştirmek
-Sohbetin bir parçası olarak sessizliği takdir etmek
-Hislerle konuşmak
Sağlıklı bir diyalogun ilk elementinin karşımızdakilerin farkında olmak olduğunu söyleyen yazar, bu farkındalığı uygulayabildiğimizde, sıradan bir diyalogun bile bir sanata dönüştüğünü ifade ediyor.
Yazar, diyalog sırasında karşınızdaki kişiye karşı nezaket ve saygı gibi önemli unsurları hatırlayabilmeniz için bir kişiyi selamlarken veya o kişiyle ayak üstü bile olsa bir sohbete başladığınızda, iletişim kurmakta olduğunuz kişiye saygı duymanızı sağlayan bir nokta keşfetmeyi öneriyor. Bulduğunuz bu unsuru o kişiye söylemek zorunda olmadığınızı söyleyen yazar, bunun iletişiminize ve o kişiye olan bakışınıza nasıl etki ettiğini de fark etmenizi ve zaman zaman bu pratiği uygulayarak ilişkilerinizi nasıl dönüştürdüğünü gözlemlemenizi öneriyor.
Dünyamızı zenginleştirmenin yollarından birinin farkındalık dolu bir iletişim olduğunu söyleyen yazar, bunu bir pratik haline getirmek için şu detayları gözlemlemenizi öneriyor; “Hayatınızın farklı dönemlerinde hangi diyaloglar size bir şeyler öğretti ve kim tarafından? Siz konuştuğunuzda karşınızdaki kişinin sizden neler öğrenmesini isterdiniz?”
Bilgeliğin farkındalık dolu bir diyalog aracılığıyla aktarıldığını söyleyen Mipham, şefkatin sohbetlerimize gizemli bir ışıltı kattığını söylüyor ve ekliyor; “Hayatınızda acı çektiğiniz ve şefkate ihtiyaç duyduğunuz bir dönemi düşünün… Empati ile bu acı ve pişmanlık dolu hatıraları temizlersiniz. Bu iyi niyet duygularını şu anda, sizin geçmişte yaşadığınız acıları yaşayanlara aktarın ve kalbinizi diğer kişilere açmaya gayret edin.”
Sevginin muhteşem bir güç olduğunu belirten yazar, sohbete kanalize oldukça karşımızdaki kişinin umutları ve hayalleri hakkında çok daha fazlasını duyabileceğimizi söylüyor. Bu tür sevginin ise anlayış, şefkat ve başkalarının iyiliğini kapsayan türden bir sevgi olduğunu vurguluyor.
Hepimizin sevgiye ve yüreklendirilmeye ihtiyacı olduğunu söyleyen yazar, bunu hem kişisel olarak hissedebilmeye hem de başkalarıyla paylaşabilmeye ihtiyaç duyduğumuzu söylüyor.
Günümüzde sevginin reklamlar ve eğlence kültürü aracılığıyla manipüle edildiğini ifade eden yazar, sevgi enerjisinin en saf haliyle farkındalık dolu bir iletişim aracılığıyla paylaşılabileceğini belirtiyor. Modern dünyada hissiz kalıp duygularımızı ve sevgiyi ifade edemesek de bu tür bir iletişimin sıcaklığı yaratacağını ve sevginin doğal bir şekilde ortaya çıkacağını paylaşıyor.
Sevgi, sadece basit bir diyalog ötededir
Kelimelerin düşüncelerin ve psikolojinin buluşma yeri olduğunu söyleyen yazar, nefesin ise bu buluşmanın temel noktası olduğunu belirtiyor.
Kelimeler ve nefes arasındaki ilişkiyi anlamanın diyaloglarımızı çok daha derin bir deneyime dönüştüreceğini vurgulayan Mipham, “kelimeler dudaklarımızdan çıkan rastgele sesler olmaktan çok daha fazlasıdır” diyor ve kelimeler beden ve zihinlerimiz arasındaki bağlantı olduğunu paylaşıyor. Negatif bir diyalog içindeyken bile aslında bunun diyalogun kendi doğası olmadığını fark etmemiz gerektiğini söyleyen yazar, kelimeler ve nefesin yarattığı enerji aracılığıyla asıl olan iyi yaşam enerjisine dikkat etmemizi öneriyor.
Hayatta kendimizi sık sık hiç tanımadığımız kişilerle diyalog halinde bulabildiğimizi söyleyen yazar, bu aşamada kişisel detaylardan kaçınmanın fayda sağlayacağını belirtiyor. Tanıdığımız kişilerle olan diyaloglarımızda ise, ilişkimizin boyutu her ne olursa olsun özenli ve karşımızdaki kişinin hislerini dikkate alan bir şekilde davranmanın ne kadar önemli olduğunu hatırlatıyor.
Hayatta aynı fikirde olmadığınız kişilerle karşılaştığınız zamanlar için yazarın önerisi ise her daim güzel bir bağlantı ve dostluk kurmak için ortak bir zemin bulmaya çalışmak. Bunun için ise karşıtlığınızı derinleştirecek şeylere odaklanmak yerine ilişkilerinizi güçlendirecek ve size keyif verecek noktalar bulmaya çalışmayı öneriyor.
Son olarak ise ilişkilerinizde farkındalığı yakalamanıza katkı sağlamak için kendinize “karşıt fikirde olduğunuz biriyle konuşurken ne kadar esnek olabiliyorsunuz?” diye sormanızı ve ortaya çıkan hisleri gözlemlemenizi öneriyor.
Gerçekten dinleyebilmek geliştirebileceğimiz bir özelliktir.
Özellikle teknoloji aracılığıyla iletişim kurduğumuz şu günlerde dinlemek yerine konuşmanın daha sık yapılan bir eylem/ alışkanlık olduğunu belirtiyor.
“Dinlemek” kelimesinin “duymak kelimesiyle bağlantılı olduğunu söyleyen yazar, sesin karşımızdaki kişiyi bilmenin doğrudan bir yolu olduğunu söylüyor ve ekliyor “Bir şeyi bilerek ise bilgelik ve içgörü elde ederiz.”
Yazar, gündelik diyaloglar içinde dinlemeyi öğrenerek başkasının düşüncelerini sindirme ve onlarla bütünleşme imkanı bulabileceğimizi söylüyor.
Daha iyi dinleyebilmek için sakince nefes alıp nefes vermenin yardımcı olacağını belirten yazar, duruşunuz ve nefesiniz aracılığıyla kendi bedeninizle bağlantı kurduktan sonra ise dinlemek ve duymak için kendinizi rahatlamış ve hazır hissedebileceğinizi belirtiyor.
İyi bir diyalogun sıradan bir günümüzde ortaya çıkıveren güzellikleri bir tür kutlama şekli olduğunu söyleyen yazar Mipham, bu tür durumlarda kendi babasının ona “Gülümse! Aydınlanma yolu tam da buradadır” dediğini paylaşıyor ve neden daha sık gülümsemiyoruz diye soruyor.
Genellikle kötü bir şey olacağından korktuğumuzu söyleyen yazar, iletişim kurarken de gülümsemenin her zaman yardımcı olduğunu belirtiyor.
Kendimizi iyi hissettiğimizde gülümsemeye ve espriler yapmaya daha meyilli olduğumuzu vurgulayan yazar, kendimizi çok ciddiye almamamız gerektiğini ve bu tavrın olayları farklı bir perspektiften görmemize yardımcı olacağını söylüyor. Dozu ayarlanmış mizahın bize zor zamanlarda destek olacağını da ekliyor.
Yazar farkındalık dolu bir iletişim için bir pratik olarak, kendinizle ilgili sevdiğiniz şeyleri yazmanızı öneriyor. Ardından aynı şeyi sevdiğiniz birkaç kişi için de yapmanızın yarar sağlayacağını paylaşıyor
Yazar Mipham, sabrın doğru zamanla ve öz-disiplin ile alakalı olduğunu ve kalp ile zihni açık tutarak akışına bırakmak anlamına geldiğini belirtiyor. Bu noktada anda kalmanın ise anahtar olduğunu vurguluyor.
Hepimizin zaman zaman daha sabırlı, zaman zaman daha az sabırlı olabileceğimizi belirten yazar, hayatta zorlandığımız anlardayken sabırlı olmaya çalışmanın bizi ekstra zorladığını da hatırlatıyor.
Sabrın her bireyin ortak duygusal resimlerini oluşturabilmek için doğal bir alan olduğunu ifade eden Mipham, sabır aracılığıyla insanların birbirlerine alan açtıklarını söylüyor.
Yazar, ister iki birey, ister iki ulus arasında olsun, diyaloglarımızda sabır geliştirerek sosyal iyiliği ve harmoniyi yakalayabileceğimizi belirtiyor.
Yazar Mipham, argo, aşağılama ve dedikodudan kaçınmayı öneriyor ve nedenlerini sıralıyor. Bu tür bir iletişimde, iletişimin köprüler kurmak yerine onları yıkmak için olduğunu belirten yazar, negatif bir dil kullandığımızda ise öfke ve intikam gibi duyguların tohumlarını da ekmiş olabileceğimizi paylaşıyor.
Tam o anda kendimizi iyi hissedebileceğimizi ancak sonrasında elimizde kalanın sadece yarattığımız hasar ve hissedeceğimiz pişmanlıklar olduğunu belirtiyor.
Farkındalık dolu bir diyalogun ölçülülük ve nezaketin durmaksızın bir dengesi olduğunu belirten Mipham, böyle bir güdü hissettiğinizde durup kendinize sormanızı istiyor;
Bu gerçekten gerekli mi?
Bu nazik bir hareket mi?
Kendimi kontrol edemiyor muyum?
Yazar Mipham, farkındalık dolu bir iletişim kurmak ve sağlıklı bir şekilde sürdürebilmek için ise ölçülü olmayı ve konuşmadan önce düşünmeyi mutlaka pratik etmemiz gerektiğini vurguluyor
Eskiden salonların diyalog ve iletişim sanatının icra edildiği yerler olduğunu belirten yazar Mipham, 17 ve 18. yy’lardan 1940’lı yıllara kadar salonların yaygın bir şekilde bu amaçla kullanıldığını paylaşıyor.
İyi bir diyalog kurabilmek için hem farkındalık dolu bir şekilde konuşmayı, hem de dinlemeyi geliştirmemiz gerektiğini belirten yazar, bu tür buluşmaların farkındalık dolu bir iletişim kurabilmek için ideal olduğunu söylüyor.
Yazar bu tür bir geleneği sürdürebilmenin pek çok yolu olduğunu belirtiyor ve bir grup kurarak, farklı ilgi alanlarını -örneğin ebeveynlik veya yaş alma gibi- konuşmak üzere belirli aralıklarla buluşmalar düzenlemeyi öneriyor ve bunun herkesin duyulabilme fırsatı edinebilmesi için bir fırsat olduğunu belirtiyor ve yaşam boyu farkındalık dolu diyaloglar içinde olmamızı diliyor.
Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Çerez ayarları tercihlerinizi kaydedebilmemiz için kesinlikle gerekli çerezler her zaman etkin olmalıdır.
Bu çerezi devre dışı bırakırsanız, tercihlerinizi kaydedemeyiz. Bu da, bu web sitesini her ziyaret ettiğinizde çerezleri tekrar etkinleştirmeniz veya devre dışı bırakmanız gerekeceği anlamına gelir.