Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Mast hücresi aktivasyon sendromu, kronik hastalıklar ve çetrefilli tıbbi durumlar
Yazar: Dr. Lawrence B. Afrin
Yayın evi: Sisters Media
İlk basım: 2016
Dr. Lawrence B. Afrin dünyanın önde gelen mast hücresi aktivasyon sendromu (MCAS) uzmanlarından birisi. Bu kitapta mast hücresi aktivasyon sendromunun ilk anlaşılmaya başlanıp adının konulduğu ilk senelerden itibaren tecrübelerini aktarmış .
Günümüzde pek çok kimsede görülen bu durum, COVID 19 enfeksiyonları ile birlikte ama özellikle de koronavirüs enfeksiyonu geçtikten sonra hastaların yaşam kalitesini belirgin şekilde bozan Uzun COVID ayrıntılar için buraya ve buraya bakabilirsiniz) ile çok sıklaştı ve dile getirilmeye başlandı.
Önce biraz kitabın başlığından bahsedeyim. Occam’ın yasası, yani tutumluluk veya basitlik yasası şunu söyler: bir durumu açıklayabilecek tek bir nedeniniz varsa dallı budaklı veya çoklu açıklamalar yerine ‘tek’ açıklamanın doğru olma olasılığı çok yüksektir. Mast hücresi aktivasyon sendromu (MCAS) bilinmeden veya hastalara tanı konulmadan önce MCAS olan hastalar pek çok tanı alabiliyordu: alerji, kronik ürtiker, tansiyon dalgalanmaları, POTS ve ortostatik hipotansiyon, IBS, hipermobilite-Ehlers Danlos sendromu, fibromiyalji, ağrı, kronik yorgunluk, migren, histamin intoleransı, kulak çınlaması, yanan ağız sendromu….
Dr. Afrin, şu soruyu soruyor: Bir insan bu kadar çeşitli hastalığı veya tanıyı alacak kadar şanssız olabilir mi? Yoksa tüm bunların tek nedeni olabilir mi? Yani Occam’ın usturası prensibi geçerli olabilir mi?
Dr. Afrin kitabına 3 olguyu ve MCAS tanısının süreç içinde nasıl konulabildiğini, bu sırada kendi yaşadığı çelişkileri ve vardığı sonuçları anlatarak başlıyor. MCAS tanısı koymaya başladıktan sonra da aslında geçmişte MCAS tanısı olan pek çok hastanın atlandığını ekliyor. MCAS hakkında bildiklerimizin devede kulak olduğu ve önümüzdeki yıllarda hem tanı hem de tedavide çok daha fazla bilgiye sahip olacağımızı da ekliyor.
Aktardığı ilk hastayı mart 2008’de gördüğünde henüz MCAS diye bir tanı olmadığı için hastasıyla beraber yaklaşık 17 görüşme ve tetkik sonrası 1 senenin sonunda ancak tanı konabildiğini yazmış.
İlk hastasının yakınmaları dalgalanan yorgunluk, kaşıntı, kalp hızında yavaşlama ve hızlanma, tansiyonda inme ve çıkmalar, nefes darlığı, sıtma, yaygın ağrı, iştahsızlık, al yuvar sayısında artış (nedeni saptanamayan), gece terlemeleri, güneş hassasiyeti, baş dönmesi, bacaklarda ödem, yaralarda yavaş iyileşme, uykusuzluk, al basması (flushing), dermatografizmmiş (deriyi keskin olmayan bir cisimle çizinde kızarma ve ürtiker). Bu yakınmalar belli zamanlarda, belli mevsimlerde, stresle veya belli besinlerle artıyor ama yapılan tetkiklerde yakınmaların hepsini birden açıklayacak sonuç bulanamıyormuş. En sonunda kan, idrar ve bağırsak biyopsisinde yüksek yoğunlukta mast hücrelerinin gösterilmesi ile tanı konmuş, ve düzenlenen tedaviye hasta yanıt vermiş.
Mast hücreleri doğumsal ve edinsel bağışıklık sistemlerinin dış dünya ile temasta olan yerlerinde bulunan hücreleridir.
Yoğun olarak akciğerler, damarların çeperlerinde, sinirlerin yakınlarında, cilt ve bağırsaklarda yer alır ve dış dünyadan gelen zararlılara karşı koruma/savunma yaparlar.
Ayrıca sirkadiyen ritimler, öğrenme ve hafıza üzerinde de rol oynarlar.
Aktive olan mast hücreleri histamin salarak enflamasyon, nöroenflamasyon, damar, bağırsak ve kan-beyin bariyeri geçirgenliğinde artış, alerji ve stres yanıtına neden olurlar. Mast hücrelerinin salgıladığı histamin döngüsel şekilde mast hücrelerini uyararak daha fazla histamin salgılanmasına neden olur.
Mast hücresi aktivasyon sendromu, mast hücrelerinden salgılanan kimyasalların (mediyatörlerin) aşırı veya uygunsuz salgılanması durumudur.
Mast hücresi aktivasyonu sonucunda histamin başta olmak üzere onlarca proenflamatuar kimyasal (proteazlar, sitokinler (interlökin ve TNF α), prostaglandin ve lökotrienler, heparin, büyüme faktörleri) sentezlenir/salınır ve enflamasyon, geçirgenlik artışı ve pıhtılaşma bozuklukları başta olmak üzere pek çok patofizyolojik bulgu ortaya çıkar.
Dr. Afrin’in aktardığı ikinci hastası yanan ağız sendromu ile başvurmuş. Önce yanan ağız sendromunu kısaca aktarayım: Ağızda kuruma hissi ile birlikte ağız içi, damak, dilin üstünde; sanki sıcak bir içecek ile yanmış gibi yanma, karıncalanma, kamaşma hissi, metalik tat ve tat alma bozukluğu görülür. Hastalarda sıklıkla demir, çinko, folik asit ve B1,B2, B6 ve B12 vitamini eksikliği, histamin entoleransı, alerji, diyabet ve hipotiroidi mevcuttur. Düzenlenen tedavilere çok dirençli ve hastanın yaşam kalitesini belirin olarak bozan bir durumdur. Dr. Afrin’in hastasının yayan ağız sendromu ile birlikte tüm makatına kadar tüm sindirim sisteminde yanma hissi varmış. Diğer yakınmaları kaşıntı, parfüm ve deterjanlara kimyasal hassasiyet, bulantı, al basması, nefes darlığı, aralıklı ishal, egzama, yorgunluk, baş ağrısı, yorgunluk ve uykusuzluk olarak sıralanmış. Yanan ağız bulguları yemekten sonra, kaşınma sıcak duş sonrası belirgin olarak artıyormuş. Bu hastaya da idrar, kan ve kemik iliği biyopsisi ile MCAS tanısı konmuş ve sonrasında tedavisi düzenlenmiş.
Dr. Afrin MCAS’ın toplumda görülme sıklığının %14-17 olarak vermiş. Yani her 6-7 kişiden birinde MCAS görülme olasılığı var.
MCAS’ın sıklıkla çocukluk veya ergenlikte başladığını, ama bulguların çoğunlukla MCAS’a bağlanmadığını, ancak erişkinlikte pek çok bulgunun eklenmesi ile akla gelebildiğini belirtmiş. Tabii bir de MCAS tanısı sadece 2008’den beri isimlendirilmiş, son 14 senedir adını sanını özelliklerini bildiğimiz bir hastalık. Yani pek çok hekimin hastalık hakkında bilgi sahibi olmaması veya yakınmalar ışığında MCAS’ı düşünememesi normal bir durum. Dr. Afrin o nedenle ‘doktorunuzu suçlamayın‘ diyor.
Özellikle ergenlikten itibaren geçmeyen ve tekrar eden, tetkiklerde belirgin patoloji saptanmayan ve düzenlenen tedavilere yanıt vermeyen durumlarda, özellikle bunların 2-3 tanesi bir arada olduğunda MCAS akla gelmeli diyor. Bir diğer şüpheli grubun ise testlerinde belirgin patoloji çıkmayan ama her şeye alerjik ve hassas olan insanlar olduğunu aktarmış.
MCAS’ın tüm organları ve sistemleri etkileyebileceğini yazmış Dr. Afrin. Ama MCAS’ın tıpkı bir bukalemun gibi şekilden şekile, renkten renge girebildiğini, ve yapılan tetkiklerde kendini pek çok sisteme ait hastalıklar olarak gösterebildiğini eklemiş. Özellikle kronik enflamatuar veya metabolik bulguları olan, orta yaşlı ve kilolu hastalarda bulguların kolaylıkla var olan durum ve hastalıklara bağlanarak tanının atlanabileceğini aktarmış.
Bir diğer önemli nokta ise hastaların genellikle yakınmaları için belli bir başlangıç tarihi hatırlamadıklarını ama özellikle fiziksel (travma, kaza, yaralanma vs) ve/veya psikolojik streslerden (boşanma, ayrılık, ölüm, şiddet, zorbalık vs) sonra yakınmaların ve bulguların belirgin şekilde ivme kazandığını belirtmiş.
MCAS tanısı konulurken dikkatli bir hekimin iyi bir öykü ile, tetkikleri istemeden bile tanıyı düşünebileceğini yazmış Dr. Afrin. Ama çocukluktan başlayarak iyi bir öykü almak için en az bir, hatta sırasında iki saat gerekmesi nedeniyle günümüzde hastanelerde, hastalara ayrılan 5-10 dakikalık sürelerde bir doktorun bunu yapabilmesi imkansız.
Yakınmaları ayrıntılı anlatmaya geçmeden önce Dr. Afrin şöyle demiş:
Eğer karşılarında bir seçenek yoksa insanlar başlarına gelen her türlü zorluğa katlanırlar.
Kitabın daha sonraki bölümlerinde Dr. Afrin tek tek görülebilecek tüm MCAS bulgu/yakınmalarını açıklamış. MCAS’da bedendeki her organda tutulum/etkilenme görülebilir; ama her hastada yakınmalar ve bulgular belirgin şekilde farklı olabilir.
Bir liste halinde verecek olursam, MCAS sendromunda görülen başlıca bulgular şunlar:
Genel/yaygın yakınmalar:
Göz bulguları:
Burun bulguları:
Kulak bulguları:
Boğaz bulguları:
Ağız bulguları:
Alerji/cilt bulguları
Solunum yolları bulguları:
Mide bağırsak, sindirim sistemi bulguları:
Nörolojik bulgular:
Duygu-durum:
Kalp-damar sistemi bulguları:
Saç ve tırnak bulguları:
Kas iskelet sistemi bulguları:
Ürolojik bulgular:
Endokrin bulgular:
Hematolojik bulgular:
Diğer:
Tanı ve tedavi
Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Çerez ayarları tercihlerinizi kaydedebilmemiz için kesinlikle gerekli çerezler her zaman etkin olmalıdır.
Bu çerezi devre dışı bırakırsanız, tercihlerinizi kaydedemeyiz. Bu da, bu web sitesini her ziyaret ettiğinizde çerezleri tekrar etkinleştirmeniz veya devre dışı bırakmanız gerekeceği anlamına gelir.