Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Kserotik egzama (kış egzaması)
Yaşlı hastalarda daha sık, tüm yaşlarda görülebilen, cildin yağ miktarının azalması ve kuruması ile kış aylarında şiddetlenen kaşıntı ve egzamadır. En çok bacaklar ve koltuk altı kaşınır. Kolesterol düşürücü ilaçlar kullanımı bulguları tetikleyebilir. Aşırı sıcak sularla banyo almak, tıraş yapmak ve dezenfektan kullanımı bulguları şiddetlendirir.
Üremi
Üremi böbreklerden idrarla atılması gereken ürenin atılamayıp kanda değerlerin yükselmesi durumudur. Böbreklerin fonksiyonlarında/ kayıp sonucu görülür. Bazen sadece kaşıntı ile kendini gösterebilir; çoğunlukla kaşıntı ile birlikte bulantı-kusma, hıçkırık, yorgunluk, güçsüzlük görülür. Üre değerleri çok yüksekliğinde beyin fonksiyonlarında yavaşlama, kafa karışıklığı, nörolojik bulgular ve en sonunda bilinç kaybı görülebilir. Böbrek yetersizliği takip altında olan hastalarda kaşıntının ortaya çıkması halinde üre ve böbrek fonksiyonlarına ivedilikle bakılmalıdır. Su içmeyen ve çok ilaç içen yaşlılarda, üremiye bağlı ciltte yaşlanma ve kuruma ile kaşıntı görülebilir.
Uyuz
Uyuz maytı ile temas sonrası bulguların cilt bulgularının görülmeye başlanması 2 ila 5 haftayı bulabilir. Cilt lezyonları başlamadan geceleri daha kötü olan dayanılmaz kaşıntı başlayabilir. Kişiden kişiye hızla bulaşabilir. Etrafınızda kaşınan kimseler varsa veya tanımadığınız yerlerde yattıktan sonra kaşıntı başlarsa bir cildiye uzmanına muayene olun.
Primer biliyer kolanjit (primer biliyer siroz)
Karaciğerde safra yollarına karşı gelişen bir otoimmün hastalıktır. Safra birikmesi sonucu karaciğerde nedbeleşme ve siroz gelişimi görülebilir. Kadınlarda 10 kat fazla görülür. Yorgunluk, göz ve ağızda kuruluk, kaşıntı ile ortaya çıkabilir. Kaşıntı gece daha kötü, yazın daha iyidir. Hastalarda göz beyazlarında sararma (sarılık) görülebilir. Hastaların bir kısmında romatolojik hastalıklar (Sjögren hastalığı ve romatoid artrit) ve otoimmün tiroid hastalıkları görülebilir. Çölyak hastalığı görülme sıklığı yüksektir. Hastaların %90’ında antimitokondriyal antikorlar (AMA) pozitiftir. Başlangıçta karaciğer enzim testleri, GGT ve alkalen fosfataz, ardından bilurubin düzeyleri yükselir. Kilolu hastalarda karaciğer yağlanması klinik tabloya eşlik edebilir. Yağda eriyen A,D, E ve K vitaminleri eksikliği sıktır.
Kolestaz (safra salgısı problemleri)
Safra asitleri, safra yollarından geçerek ince bağırsağa dökülür. Bu yollarda bir problem olduğu zaman safra asitleri karaciğerde birikir. Hastalarda ilk bulgu kaşıntı olabilir. Kaşıntı kollarda bacaklarda daha yoğun olarak, geceleri daha fazla görülür. Ardından sarılık, idrar renginden koyulaşma, dışkı renginde açılma ve sağ üst karın ağrısı görülebilir. Yorgunluk ve yağda eriyen A, D, E ve K vitaminlerinin eksikliği görülebilir. Nedeni safra yollarında taş, maliniteler, doğum kontrol hapları veya hepatit olabilir.
Gebelik sırasında görülürse gebelik kolestazı veya gebelik kaşıntısı olarak adlandırılır. Son üç ayda daha sık olmak üzere tüm gebelik boyunca görülebilir. Hormonların etkisiyle safra akımının yavaşlaması nedeniyle görülür. Gebelerde aşırı kaşıntı, koyu renkli idrar, çok açık renkli dışkı ve ciltte ve gözlerde sararma varlığında düşünülmelidir. Hastaların selenyum düzeyleri sıklıkla düşüktür.
Sedef hastalığı
Deride kızarık ve kabuklu kaşıntılı lezyonlar ile seyreden otoimmün bir hastalıktır. Lezyon olmadan kaşıntı beklenmez. Lenfoma veya Crohn hastalığı klinik tabloya eşlik edebilir. Hastaların bir kısmında çölyak hastalığı ve anti gliadin antikor yüksekliği mevcuttur. Bu hastalar glutensiz beslendiklerinde hem lezyonlarda hem de kaşıntıda gerileme olur. Bağırsak inflamasyonu, Crohn hastalığı veya çölyak hastalığı olan hastalarda DAO düzeylerinde düşmeye bağlı histamin intoleransı görülebilir.
Nörodermatit (Liken simpleks kronikus)
Başka bir nedenle kaşıntı gelişen cildi kaşımaya devam etmek sonucu ciltte kalınlaşma ve kızarıklık gelişimi ile geçmeyen kaşıntı görülebilir. Gece ve dinlenme halinde kaşıntı daha fazladır. Tanı cildiye hekiminin muayenesi ile konur.
Lenfoma (Hodgkin ve non-Hodgkin lenfoma)
Akyuvarların aşırı çoğalması sonucu, lenf bezlerinde ağrısız büyüme, aşırı gece terlemesi, yorgunluk ve kaşıntı ile ortaya çıkabilen hematolojik malinitelerdir. Lenfoma bulguları başlamadan haftalar veya aylar (nadiren yıllar) öncesinde geceleri şiddetlenen dayanılmaz kaşıntı başlayabilir. Kaşınma sonucu ciltte değişiklikler görülebilir, egzama benzeri lezyonlar eşlik edebilir. Suyla temas sonrası kaşıntı artabilir. Suyla temas halinde kaşıntısı olan hastalar malinite olasılığına karşı 6 aylık aralıklarla düzenli olarak takip edilmelidir. Hastaların %90’ında non Hodgkin, %10’unda Hodgkin lenfoma mevcuttur. Tam kan sayımı, görüntüleme ve lenf bezi biyopsisi ile tanı konur. Çölyak hastalığı olan hastalarda lenfoma gelişimi normalden fazladır, bu hastalarda histamin intoleransı klinik tabloya eşlik edebilir veya yanıltabilir.
Multipl miyelom
Plazma hücresi olarak adlandırılan antikor üreten akyuvarların kontrolsüzce çoğalması gelişen bir hematolojik malinitedir. Kemik iliğinde çoğalan hücreler diğer hücrelerin üretimini de engeller. Omurga/ göğüste/ kaburgalarda ağrı, mide bağırsak yakınmaları, halsizlik, zayıflama ve kaşıntı ile kendini gösterebilir. Kaşıntı diğer bulgulardan önce başlayabilir. Omurgada çökme kırıkları, böbrek yetersizliği ve nöropatik komplikasyonlar gelişebilir. Hastalar çoğunlukla 60 yaşın üstündedir. Obezite miyelom riskini artırır. Tam kan tahlili, yüksek kalsiyum düzeyleri, kemik grafileri ve kemik iliği biyopsisi ile tanı konur.
Lösemi
Kemik iliği hücrelerinin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkan kan kanserleridir. Kanama, ciltte çürükler, yorgunluk, ateş, grip benzeri bulgular, kilo kaybı ve kaşıntı ile kendini gösterebilir. Akut lösemiler hızla kötüleşerek ağır anemiye neden olabilirler. Kronik lösemilerin gelişimi yıllar alır, daha sıklıkla yaşlılarda ve erkeklerde görülür.
Polisitemi
Alyuvarların aşırı çoğalması sonucu görülen bir kan kanseridir. Alyuvarlar damarların içinde çok sayıda olunca akan akımında yavaşlama ve damar tıkanmalarına neden olabilir. Hastalığın diğer bulguları başlamadan polisitemi hastalarında sıcak duş/ banyo sonrası kaşıntı ilk belirti olabilir. Bunun yanında ellerde ayaklarda uyuşma, erken tokluk (dalak büyümesine bağlı), kanama eğilimi, eklemlerde şişme (özellikle ayak baş parmaklarında), yatar pozisyonda nefes darlığı görülebilir. Elli yaşın üstündeki erkeklerde görülme olasılığı daha yüksektir.
Dermatomiyozit
Ciltte morumsu-kırmızımsı renkte döküntü ve kas zaafı ile seyreden inflamatuar bir hastalıktır. Cilt lezyonları çok kaşıntılıdır, güneşte kaşıntı şiddetlenir. Kas güçsüzlüğü en belirgin şekilde kolların yukarı kaldırıldığı saç tarama ve tıraş olma gibi hareketlerde yorulma, merdiven çıkamama, sandalyeden/ yataktan kalkamama ve çömeldikten sonra tekrar ayağa kalkamama şeklinde kendini gösterebilir. Kan tahlilleri, EMG ve biyopsi ile tanı konur. Altmış yaşın üstündeki hastalarda malinite eşlik etmesi olasılığı yüksektir.
Nöropati
Kollarda, bacaklarda veya yüzdeki sinirlerde harabiyet/ lezyon olan hastalarda dayanılmaz kaşıntı görülebilir. Kaşıntı ile beraber yanma, ıslaklık hissi, elektriklenme, karıncalanma, uyuşma veya üşüme de görülebilir. Kaşınmak kaşıntıyı artırır.
Diyabetik nöropatide, vitamin eksikliklerinde (özellikle B6, B12 vitamini ve folik asit) görülme olasılığı artar.
Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Çerez ayarları tercihlerinizi kaydedebilmemiz için kesinlikle gerekli çerezler her zaman etkin olmalıdır.
Bu çerezi devre dışı bırakırsanız, tercihlerinizi kaydedemeyiz. Bu da, bu web sitesini her ziyaret ettiğinizde çerezleri tekrar etkinleştirmeniz veya devre dışı bırakmanız gerekeceği anlamına gelir.