Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Tanrılardan insanlara güzel haberler getiren Yunan haberci tanrıçası İris’ten ilhamla isimlendirilen irisin, hücrelerin membranında yer alan bir glikoprotein. İris, 2002’de keşfedilmiş, yaklaşık 10 sene sonra da kas ve glukoz metabolizması ile bağlantısı bulunmuş, egzersizle ilişkili bir kas kaynaklı kimyasal (miyokin). Yaklaşık 5 sene önce de hafız üzerine etkileri ve Alzheimer hastalığı ile ilişkisi tespit edilmiş.
İrisin, FNDC5 geni tarafından sentezlenen bir prohormonun egzersiz sonrası artışı ve düzenlenmesi ile elde ediliyor. Egzersiz sırasında kasların kasılıp gevşemesi ile düzeyleri artıyor. Çizgili iskelet kasları başlıca kaynağı olmakla birlikte yağ dokusu, pankreas, yağ bezleri ve kalp kasından da sentezlenip salgılanabiliyor.
Beyaz yağ hücrelerinin daha sağlıklı kahverengi yağ hücrelerine dönüşmesini sağlarken, yüksek düzeylerde olması (hayvan çalışmalarında) kilo almayı engelliyor.
FNDC5 düzeylerinin dolayısı ile irisin düzeylerinin artmasının diğer önemli bir sonucu beyinde (özellikle hafıza merkezi hippokampüsde) BDNF düzeylerinin artması.
Egzersizin bazı kanserler üzerine iyileştirici veya koruyucu etkisini irisin üzerinden gösterdiği düşünülmektedir.
Son olarak da yine egzersizin kemik erimesini önleyici/iyileştirici etkisini irisin üzerinden sağladığı varsayılmaktadır.
İrisin, yağlar, kilolar ve metabolik sendrom
Koronavirüs pandemisi öncesinde dünyanın başında bir pandemi daha vardı: kilolar, obezite ve ilişkili kronik hastalıklar (başta kalp-damar hastalıkları ve kanserler). Bugünlerde ilk pandeminin etkileri olanca ağırlığıyla devam ederken, koronavirüs pandemisi ile etkileri daha da belirgin hale geldi.
Beyaz yağ dokusu hücreleri, pek çok hormon ve sitokin salgılayabilen ve belli miktarların üzerine çıktığında vücutta yaygın enflamasyona neden olabilen hücrelerdir; yağ damlacıkları ile dolu küçük balonlar gibidir. Kahverengi yağ hücreleri ise aksine metabolik olarak aktiftir, yoğun olarak mitokondri içerirler. Mitokondrilerin içerdiği demir, bu dokulara kahverengi rengini vermektedir. Kahverengi yağ hücreleri şeker ve yağ moleküllerini kullanarak vücut ısısını ayarlarlar; yağları ve şekerleri yakarlar. Özellikle aşırı soğuklara maruz kalmak beyaz yağ dokusunun kahverengi yağ dokusuna dönüşümünü tetikler.
Yağlar bir de depolanma yerlerine göre ikiye ayrılır:
Erken ölüm riskini ve kalp damar hastalıkları ve diğer kronik hastalıkların gelişimine göbek ve iç organların çevresindeki beyaz yağ dokusu neden olmaktadır.
Yağ hücreleri/metabolizması ile irisin molekülü arasında çok yönlü bir ilişki vardır:
Aşırı soğuk sıcaklıklar ve egzersiz, irisin sentezi/salgısına neden olarak ısı üretimi ve kahverengi yağ dokusu değişimini sağlar.
Kahverengi yağ dokusunun artışı
Bu açıdan bakınca irisine yağları yakan ateşin tutuşturucusuna benzetebiliriz.
Bir kişi ne kadar egzersiz yaparsa irisin düzeyleri o denli yüksek, ne kadar hareketsiz olursa irisin düzeyleri o denli düşük olur.
Kahverengi doku oluşumunu hızlandıran leptin düzeylerinin de ideal düzeyde olması sürece katkıda bulunur.
Diyabetik hastaların irisin düzeyleri düşük, komplikasyonu olan diyabet hastalarının düzeyleri ise çok düşük bulunmaktadır. Tip I diyabeti olan çocuklarda daha yüksek irisin düzeyine sahip çocukların kan şekeri kontrolü daha iyi olmaktadır.
Özetleyecek olursam, İrisin;
Hem metabolik sendrom bulgularına iyi gelir, hem de kilo vermeye yardımcı olur.
Egzersiz ve aşırı soğuklar dışında irisin düzeylerini artıran diğer faktörler:
Erkeklere kıyasla, kadınlarda irisin düzeyleri daha düşüktür, menopoz sonrası azalan östrojen düzeyleri ile birlikte daha da düşmektedir. Bunda yine hareketsizlik ve taşla artan kas kitlesi kaybının etkisi vardır.
Hayvan çalışmalarında yüksek irisin düzeylerinin kemik yapımını olumlu etkilediği ve kemik erimesinin önüne geçebildiği gösterilmiştir.
Antioksidan ve antienflamatuar olarak irisin
Diyabet ve metabolik sendromdaki antienflamatuar etkilerine ek olarak egzersiz sonrası artan irisin düzeylerinin enflamatuar bağırsak hastalığı olan hastalarda iyileşmeyi hızlandırdığı gösterilmiş.
Yüksek irisin düzeylerinin kemik kırıklarının iyileşmesini hızlandırdığı da biliniyor.
Bunların dışında hem makrofajlardaki serbest radikalleri azaltarak hem de antioksidan enzimlerin sentezini arttırarak antioksidan etkinlik gösterdiği de biliniyor. Bunun yanında proenflamatuar sitokinlerin düzeyini azaltarak da ikinci bir yoldan antienflamatuvar etkinlik gösterir.
Otofaji
Otofaji bir hücrenin içinde kullanılmış protein ve diğer moleküllerin geri dönüştürüldüğü ve hücre içinde istenmeyen maddelerin birikimine engel olan süreçtir. Özellikle uzamış açlık halinde proteinlerin geri dönüştürülerek tekrar kullanıma girmesini sağlar.
Yaşlanmanın ve pek çok kronik hastalığın, özellikle Alzheimer hastalığı ve Parkinson hastalığı gibi nörodejeneratif hastalıkların zemininde bozulmuş/azalmış otofajiye bağlı hücre içinde biriken atıkların neden olduğu düşünülmektedir.
Egzersizin kendisi zaten otofajiyi harekete geçiren ve hücrelere/enflamasyona iyi gelen bir faktördür. Egzersiz ile birlikte artan irisin düzeyleri otofajiyi de artırır.
İrisin, beyin ve bilişsel fonksiyonlar
Egzersizin beyin fonksiyonları üzerine olan olumlu ve sağaltıcı etkilerinin önemli bir kısmından irisin düzeylerinin yükselmesi olduğu düşünülmektedir.
İrisin rahatlıkla kan beyin bariyerini geçer ve pek çok yolla beyin fonksiyonlarına iyi gelir:
Tüm bu etkiler ile kısa vadeli olarak depresif bulgulara, uzun vadeli olarak ise Alzheimer hastalığı riskinin azalmasına katkıda bulunur. Yüksek irisin düzeyleri depresyon ile birlikte anksiyete bulgularına da iyi gelir.
Alzheimer ve Parkinson hastalarının beyin omurilik sıvılarında irisin düzeyleri normalden düşüktür.
Yüksek irisin düzeyleri öğrenme üzerine de olumlu etkiler yapar.
Egzersiz yapmak irisin düzeylerini yükselteninin yanı sıra Alzheimer hastalarının çoğunda bilişsel bulgulara eşlik eden yüksek kan şekeri düzeyleri, insülin direnci ve tip II diyabet, yüksek tansiyon, kalp-damar hastalıkları, oksidatif stres ve ateroskleroza da iyi gelir.
Alzheimer hastalığı gelişim riski taşıyan APO E4 taşıyıcısı kimselerde bile düzenli egzersiz yapmanın (sağlıklı beslenme ile birlikte) hastalık gelişimini taşıyıcı olmayan insanlar düzeyine getirebildiği bilinmektedir.
Hipotalamusda artmış irisin düzeyleri iştah kontrolünde rol oynar, aşırı yemenin önüne geçer.
İrisinin diğer bir önemli etkisi yaşla berber azalan kas kitlesi kaybının önüne geçmesi ve kas fonksiyonlarını olumlu etkilemesidir. Yaşla beraber oluşan kas kitlesi kaybı, yani sarkopeni pek çok kronik hastalığın iyileşmemesi, düşmeler, kemik erimesi ve düşkünlüğün en önemli nedeni.
İrisin düzeyleri nasıl artar?
Referanslar
Dr.Banu Taşçı Fresko tarafından, kendisine ait www.banutascifresko.com adlı site üzerinden gerçekleştirilen internet ortamındaki faaliyetler kapsamında çerezler kullanılmaktadır.
Çerez ayarları tercihlerinizi kaydedebilmemiz için kesinlikle gerekli çerezler her zaman etkin olmalıdır.
Bu çerezi devre dışı bırakırsanız, tercihlerinizi kaydedemeyiz. Bu da, bu web sitesini her ziyaret ettiğinizde çerezleri tekrar etkinleştirmeniz veya devre dışı bırakmanız gerekeceği anlamına gelir.